{ "title": "Dalak", "image": "https://www.dalak.gen.tr/images/dalak.jpg", "date": "19.01.2024 21:24:51", "author": "engin aktu", "article": [ { "article": "Dalak, Karının sol tarafında bulunan, mide ve diyaframın arasında kalan süngerimsi bir yapıda olup, damarsal bir lenfoid organının ismidir. Ömür süresi dolmuş kırmızı kan hücrelerini yok ederek, içlerinde bulunan demirin yeniden kullanımını sağlar. Görevlerinin büyük bir kısmını, aslında başka organlar da üstlenmektedir. Eski zamanlarda melankolinin, dalaktan dolayı kaynaklandığına inanılırdı. Diyaframın alt tarafında, karın boşluğunda yaklaşık olarak bir yumruk büyüklüğünde olan yumuşakça bir organdır. Dalak, dolaşım sistemine bağlı olan, çıkmaz bir sokak biçimine benzetilebilir. Akmakta olan kan, içerisindeki geniş kanallar ve damarlar sisteminde ilerlerken, dalak hücreleri ile ilgilenir. Bu organ, kan fizyolojisi ile bağlantılıdır. Dalak vücut savunması için, büyük bir role sahiptir. Dalağı olmayan bir kişi yine normal hayatına devam edebilir.

Kırmızı kan hücrelerinin yapıldığı yer dalaktır. Kemik iliğinin işlevini yitirdiği veya kanser dokusunun istila edildiği durumlarda dalakta yeniden alyuvar yapımı başlar. Kan temizleyicisi görevine sahip olan dalak, vücudun savunma mekanizmasına paralel olarak, dalak da vücudun mikroplara karşı korunmasında etkili olan hücreler yapar. Ayrıca mikroorganizmalara karşı koymak içinde dalağın görevleri vardır. Akyuvar yapımı için dalak, akyuvarların bir türü olan lenfositleri üretir. Ayrıca dalak akyuvar yapımını genelde gündüzleri yapar, çünkü akşam yapamaz. Kırmızı hücreleri yaşlanan alyuvarlar ve biçimleri normalin dışında olanlar, büyük dalak hücreleri tarafından alınarak parçalanır. Kan deposu olan dalak, kediler, köpekler ve diğer memelili canlılarda alyuvarları depolar. Büyük enerji gerektiren zamanlarda, büyük kanama durumlarında dalak, kasılıp dolaşım sistemine çok miktarda kan verir. İnsanlarda da dalağın bu görevi yaptığı senelerden beri söylenmiş olmasına rağmen, bugün bunun doğru bir olmadığı bilinmektedir. Kan hastalıkları, doğum, metabolizmayla ilgili hastalıklar, sıtma gibi bazı enfeksiyona bağlı hastalıklar ve daha birçok hastalık, dalağı giderek büyütür. Sıtma hastalığında, dalak büyüklüğü o derece karakteristik şekildedirde ki, bir bölgede sıtma yaygınlığını ölçmek için, dalak büyüklüğü ölçü şeklinde kullanılabilir.

Dalak alındığı zaman kişi ölmemektedir, yani dalaksızlık hayatla bağdaşan olağan bir durumdur. Kan hücrelerinin aşırı derecede azalmış olduğu durumlarda, giderek büyüyen dalağın, hastayı oldukça rahatsız ettiği, bazı hastalıklarda da dalağın alınmasıyla, hastanın rahatladığı gözlemlenmiştir.

" } ] }